Makro Ekonomi
1. TEMEL KAVRAMLAR
M |
akro ekonomi büyük miktardaki değişkenlerle ilgilenir. Bu değişkenlerden en önemlisi milli hasıladır. Milli hasıla değişik türleri vardır.
1.1 GSMH ( Gayri Safi Milli Hasıla, Gross National Product)
Belli bir dönemde bir ekonomide üretilen nihai mal ve hizmetlerin toplam parasal (piyasa)değeridir. Bu tanımda dikkat edilmesi gereken nokta nihai mal kavramıdır. Örneğin bir arabaya takılmak üzere üretilmiş olan bir lastik nihai mal olmadığı için (ara malı konumunda) GSMH hesaplamalarına dahil edilmez. Ancak bu lastik tüketicilere satılmak için üretilmişse nihai maldır ve bu nedenle GSMH hesaplamalarına dahil edilir.
1.2 GSYİH ( Gayri Safi yut İçi Hasıla, Gross Domestic Product)
Belli bir dönemde o ülkede (ister yerli ister yabancı ) yerleşik kişilerce üretilen nihai mal ve hizmetlerin parasal değeridir. GSYİH nın önemli özelliği ister yerli ister yabancı olsun tüm girdilerce ülke sınırları içersinde yapılan üretimin parasal değeridir.
1.3 GSYİH – GSMH İlİŞKİSİ
Gayri safi yurt içi hasılaya ülke dışındaki üretim faktörlerinin gelirleri eklendiğinde ve ülke içindeki yabancı faktörlerin gelirleri çıkartıldığında GSMH elde edilir.
GSYİH+Dış Alem Gelirleri- Dış Alem Giderleri= GSMH
Dış Alem Gelirleri(Ülke Dışındaki Yerli Üretim Faktörlerinin - Dış Alem Giderleri( Ülke İçindeki Yabancı Üretim Faktörlerinin Gelirleri) =Dış Alem Net Faktör Geliri
O halde
GSYİH+ Dış Alem Net Faktör Geliri = GSMH
Tuhaf Örnek :
Tabloya göre A kişisi X ülkesinin vatandaşlı olduğu halde Y ülkesinde çalışmakta ve yıllık 100 YTL gelir elde etmektedir.
X Ülkesinin GSYİH= 500 (C kişisinin geliri)+400(D kişisinin geliri) =900 Dikkat edilirse X ülkesinin GSYİH hasılasını hesaplarken uyruğu ne olursa olsun bu ülkede kullanılan tüm emek girdisi hesaplamaya dahil edildi.
900+100( Y ülkesinde yaşan Anın geliri) +150(Y ülkesinde yaşayan n Anın geliri) – 400(yabancı D emek girdisinin x ülkesinde elde ettiği gelir)= GSMH= 750
Bu eşitliklerde muhtemelen anlaşılmayan bir şey yoktur . Önemli olan bu eşitliklerin yorumlanabilmesidir. Örneğin GSYİH nın GSMH dan büyük olması mümkünmüdür. Bu sorunun cevabı bizim yukarıdaki örneğimizde olduğu gibi evettir. Eğer dış alem giderleri dış alem gelirlerinden büyükse bir başka deyişle ülke içinde yerleşik yabancılar ülke dışında yerleşik yerlilerden daha fazla gelir elde ediyorsa dış alem net faktör geliri negatif değer alır yani GSYİH GSMH dan küçük bir değer alır.
|
Ekonominin döngüsel akımı ekonomide reel gelir büyümesinin tamamen reel üretim büyümesine bağlı olduğunu göstermektedir.Buna göre ekonomide üretim faktörlerinde( emek ,sermaye,toprak) bir artış olduğunda teşebbüsler bu faktörler karşılında faktör sahiplerine ödemelerde bulunurlar ( Ücret Faiz Rant). Teşebbüsler üretim faktörlerini kullanalar mal ve hizmet yaratırlar( üretirler) ve bu mal ve hizmetleri hane halkına satarlar. Hane haklıda üretim faktörlerini arz etmesi sonucu elde ettiği geliri , teşebbüslerin yarattığı mal ve hizmetin satın alımı için kullanır.
Milli hasıla ölçümleri Dikkat Edilecek Noktalar
- Nihai mallar kullanılıyor.
- Önceki dönemde üretilmiş mallar hesaplamalara dahil edilmiyor. Örneğin eski bir arabayı satın aldığınız zaman bu işlem Cari Dönemin milli gelir ölçümünde hesaba katılmaz.
- Finansal varlıklarla ilgili işlemler dikkate alınmaz.
1.4 Milli Hasıla Ölçme Yöntemleri
1.4.1 Üretim Yöntemi
Firma veya sektörün katma değeri dikkate alınır .
Katma Değer = Satış Tutarı – Alım Tutarı
Katma değerin anlamı firma malı kendisi üretirken ekonomiye ne katıyor. İşte bu katkı katma değer kavramıyla ifade edilir.
|
Girdi Türü |
Girdi Maliyeti |
Çıktı Türü |
Çıktı Değeri |
Katma Değer |
Çiftlik |
Toğum |
10 |
Buğday |
11 |
1 |
Değirmen |
Buğday |
11 |
Un |
15 |
4 |
Fırın |
Un |
15 |
Ekmek |
20 |
5 |
Bakkal |
Ekmek |
20 |
Ekmek Satışı |
21 |
1 |
Toplam |
|
56 |
|
67 |
11 |
Sadece yukarıdaki hareketlerin gerçekleştiği bir ekonomide o dönemdeki milli gelir 11 YTL dir. Dikkat edilecek nokta katma değer sütunu toplamının ve aynı zamanda çıktı değeri-girdi maliyeti 67-56= 11 olduğudur.
1.4.2 Gelirler Yöntemi
Üretim Faktörü |
Getirisi |
Emek |
Ücret |
Sermaye |
Faiz |
Toprak |
Rant |
1.4.3 Harcamalar Yoluyla
1.4.3.1 Tüketim Harcamaları
Dayanıklı veya dayanıksız tüketim malzemeleri veya hizmet alımları için yapılan harcamalar bu grupta yer alır.
1.4.3.2 Yatırım Harcamaları
Fabrika ve tesis kurma , makine techizat alma veya bunların niteliklerinde iyileştirme yapmak için yapılan harcamalar yatırım harcamalarıdır.
Dikkat Edilecek Nokta
- Yeni konut yapımı yatırım harcamasıdır.
- Yatırım harcamalarının bir kısmı stoklardır. Üretip satamadağımız kısım olan stoklar diğer dönem yatırımı olarak ele alınır. Özetle stoklar yatırım olarak değerlendirilir.
1.4.4 Devlet Harcamaları
Devlet mal ve hizmet satın alır ve bu alımlar karşılığında harcamalarda bulunur.
1.4.5 Dış Sektör Harcamaları
( x-m)
x İhracat m ise ithalat demektir ancak buradaki anlamı sadece mal ithalatı ve ihracatı değildir.
1.5 Milli Hasıla İle İlgili Daha Detaylı Kavramlar
Yukarıdaki anlatımları birleştirdiğimizde
İlk olarak GSYİH= C+G+I+(X-M) olaak karşımıza çıkar
C(Consupmtion) = Tüketim Harcamaları
G(GovernmenT )= Hükümet Harcamaları
I (Investment) = Yatırım Harcamaları
X-M( Export – İmport )= İhracat- İthalat bir başka deyişler Net Dış Ticaret
Ekomoninin Döngüsel Akımını hükümeti ve dış ticareti de ele alacak şekilde genişletirsek aşağıdaki gibi olur.
GSMH
- AMORTİSMANLAR
=SAFİ MİLLİ HASILA (PİYASA FİYATLARIYLA MİLLİ GELİR)
- DEVLETİN ALDIĞI DOLAYLI VERGİLER
+ SÜBVANSİYONLAR VE TRANSFERLER
=MİLLİ GELİR
- SOSYAL GĞVENLİK KESİNTİLERİ
- DAĞITILMAMIŞ ŞİRKET KARLARI
- KURUMLAR VERGİSİ
=KİŞİSEL GELİR
- DOLAYSIZ VERGİLER
= HARCANABİLİR GELİR
Y=C+I DOĞUŞU İTİBARİYLE MİLLİ GELİR
Y=C+S KULANIMI İTİBARİYLE MİLLİ GELİR
1.6 GSMH Ölçümü İle İlgili sıkıntılar
- Reel cari ayrımı önemli bir problem. Fiyat değişimleri GSMH ölçümlerinde dikkate alınmalıdır
- Mal kalitesi yıldan yıla değişmektedir . Kalitenin getirdiği fiyat artışları ölçüme ne kadar yansıyor.
- Yeni ve değişen mallar var. İndekslerin kapsamı içersinde bütün mallar yok. İndeksin içersine giren mal sepetinin muhtevası(içeriği ) değişebilir zaman içersinde.
- Yer altı ekonomisi
- Verimlilik dikate alınmıyor Milli Gelir ölçümlerinde
1.7 İstihdam Düzeyi (İş Hacmi)
Bir ülkede belli bir dönemde, genel olarak 1 yılda, çalışılan basit iş saati toplamıdır.
1.7.1 İstihdam Düzeyi ve Milli Gelir Arasındaki İlişki
İstihdam düzeyi ile milli gelir arasında doğru orantılı bir ilişki vardır. Fakat istihdam düzeyindeki değişiklik, reel milli gelire daima aynı oranda yansımaz. Örneğin tam istihdam düzeyine yaklaşırken, istihdam düzeyindeki artışlar reel milli gelirde daha düşük oranda artışlara neden olurlar. Bunun nedeni azalanverimler yasasıdır. Ekonomi bir bilim olarak genişlerken önce en verimli kaynaklar kullanılır. Fakat genişleme devam ettikçe daha az verimli kaynaklara da el atılır
1.8 Tam İstihdam
Tam istihdam cari ücret düzeyinde çalışmak isteyen herkesin iş bulabileceği istihdam düzeyidir.
Bir ülkede her an çeşitli nedenlerle işlerinden ayrılmış ve başka bir iş arayan ya da daha ilk defa bir işe girmek üzere harekete geçmiş olan pek çok insan bulunur. Arızi (frictional) işsizlik denilen bu hali gerçek işsizlikten ayırmak gerekir.
1.9 Gayri İradi İşsizlik
Cari ücret düzeyinde çalışmaya razı olduğu halde iş bulamayan insana gayri iradi işsiz denir.
Az gelişmiş ülkelerdeki gizli işsizlik, devrevi bunalımların neden olduğu konjoktrel işsizlik, mevsimlik işsizlik ve teknolojik işsizlik gayri iradi işsizliğin nedenleridir.
Buna karşılık İRADİ İŞSİZLİK cari olandan daha yüksek bir ücret istendiği ya da varolandan daha iyi koşullar arandığı için iş bulunamaması halidir. Klasik iktisatçılar gayri iradi işsizliğin var olabileceğini kabul etmemişlerdir. Bütün işsizlerin ihtiyari (iradi işsizlik) olduğunu öne sürmüşlerdir
1.10 Tam İstihdamın Sağlanamama Nedenleri
Bir ekonomi düzeninin yeterli bir biçimde işleyip işlemediği cari ücret karşılığı çalışmak isteyen herkese iş sağlayıp sağlayamaması ile ölçülür.
İstihdam Düzeyi 'nin (İş hacminin) çalışmak isteyen herkese iş sağlayamayacak kadar düşük olması, başlıca iki biçimde karşımıza çıkar.
- Devrevi (Konjoktürel) Düşük İstihdam:
Devrevi düşük istihdamın nedeni talep yetersizliğidir. Değişen ekonomik nedenlerle oluşan bir işsizlik şeklidir. Ekonomik faaliyet hacmindeki daralmalarla oluşur.
- Kronik Düşük İstihdam:
Daha çok az gelişmiş ülkelerde rastlanılan işsizlik türüdür. Bu gurup ülkelerde, işsizlik ; insanların tamamıyla işsiz kalmalarından çok az çalışmaları biçiminde dışa vurur. Bu tür işsizliğe gizli işsizlik denir.
Gizli İşsizlik: Üretim teknolojisi sabit iken, herhangi bir üretim kolunda çalışmakta olan insanların bir kısmı buradan alındıklarında üretim hacminde bir azalma olmayacaksa o faaliyet kolunda gizli işsizlik var demektir.
Gizli işsizliğin nedeni sadece talep yetersizlikleri değildir. Buna ek olarak sermaye donanımının yetersizliğini de ekleyebiliriz.
BÖLÜM 2 : Klasik İktisat Teorisi
2 Klasik İktisat Teorisi Giriş ve Temel Varsayımlar
Klasik iktisatçılar, ekonomik düzenin yapısında daima Tam-İstihdamı sağlayan bir mekanizmanın bulunduğuna inandıkları için istihdam sorunu ile uğraşmamışlardır. Bu nedenle klasik iktisatçılar araştırmalarını esas olarak Tam İstihdam düzeyindeki milli gelirin oluşumuna ve bunun nasıl bölündüğüne yöneltmişlerdir. Otomatik denge mekanizması ekonomik faaliyet hacminde hiçbir aksama olmayacağını değil fakat bu aksamaların dışarıdan hiçbir müdahaleye gerek olmaksızın kısa zamanda giderileceğini garanti eder. Klasiklerin istihdamla doğrudan doğruya ilgili açık bir görüşleri yoktur. Onlara atfedilen tam istihdam varsayımı, arz talep, faiz haddi ve ücret düzeyinin belirlenmesi ile ilgili görüş ve düşüncelerinden çıkarılan bir sonuçtur
· Piyasalar tam rekabet koşullarında çalışmaktadır.
· Fiyat ve Ücretler esnektir
· Ekonomi daima tam istihdam seviyesindedir. Ekonomide geçici bozulmalar olabilir. Bu bozukluklar fiyatlar ve ücretlerin esnekliği vasıtası ile kendiliğinden düzelir.
Diğer üretim faktörleri kısa dönemde sabit olduğundan( örneğin sermaye) klasik iktisat teorisine göre ekonominin daima tam istihdama kendiliğinden varmasının temeli emek piyasasına dayanır.
|
|
Üretim Kendisine Eş Talep Yaratıyor(Say Yasası) bir başka deyişle talep problemi yok .
|
1 |
2 |
3 |
· Emek Piyasası
· Mal Piyasası (Temelini Say Yasası Oluşturur )
· Faiz Teorisi ( Sermaye Piyasası)
· Para Piyasası ( Miktar Teorisi)
Yukarıdaki tablo klasik iktisat teorisine göre ekonominin çalışma mekanizmasıdır. Bu şekilde çalışan bir ekonomi daima tam istihdamda çalışacaktır. Klasik İktisat Teorisine göre ekonomideki 4 piyasa ( emek , mal, para, sermaye) aşağıdaki gibi çalışmaktadır. Ve bu 4 piyasanın çalışma şekli teorinin iddia ettiği ekonominin daima tam istihdam seviyesinde işlediği görüşünü ispatlamaktadır.
2.1 Emek Piyasası
Y=f(L,)
Y= Reel Gelir, L= Emek, K=Sermaye , T= Teknoloji Düzeyi
K ve T nini üzerindeki “-“ işareti bu girdilerin kısa dönemde sabit olduklarını ifade etmektedir.Ve yukarıdaki fonksiyon üretim fonksiyonu olarak adlandırılır.
Kısa dönemde sermaye ve teknoloji sabit ise ekominin çıktı düzeyi emek girdisi tarafından belirlenecektir.
Emek Piyasasında Denge Şartı : Dn =Sn dir . Yani Emek arzı(Sn) emek talebine (Dn) eşit olduğunda eme piyasası dengeye gelir.
w kısaltması nominal ücreti temsil eder. Nominal ücretin fiyatlar genel seviyesine bölümü ise reel ücrettir . O halde w/p ifadesi de reel ücretin kısaltmasıdır.
ve
ise
Emek talebi ve arzının emek piyasasında nasıl belirlendiğini anlamak için analizi biraz daha derinleştirelim.
Emek Talebi
bu fonksiyon emek talebinin reel ücrete bağlı olduğunu göstermektedir. Şimdi yapmaya çalıştığımız ise bu fonksiyonun nasıl belirlendiğini ortaya çıkarmak bir anlamda yukarıdaki temel iddianın ispatını yapmaya çalışmaktır. Bu ispat aynı zamanda piyasanın işleyişini göstermektedir.
Mikro ekonomide gerek tam rekabet piyasası gerekse tekel gibi bir piyasada denge şartı mc=mr olarak ifade edilir. Yani bir malın üretiminin marjinal maliyetinin (MC=marjinal cost) o malın üretiminin marjinal gelirine (mr=marjinal revenue) eşit olduğu noktada piyasada denge sağlanmış olur ve o noktada üretim miktarı ve fiyat belirlenir.. Klasik Ekonomistler emek talebinin belirlenmesi sürecin de tam rekabet piyasasındaki denge şartını sağlayan aynı şartın geçerli olduğunu düşünürler . Yani emeğin marjinal maliyeti onun marjinal gelirine eşit olduğu noktada emek piyasasındaki emek talebi (yani işveren emek talebini belirler) belirlenir.
Emek piyasası için marjinal maliyet işverenin çalışana ödediği ücrettir. Yani her bir ilave işçinin işverene yükü (maliyeti ) o işçiye önerilen ücrettir. Bu eşitliği matematiksel olarak ifede edersek O halde MC=W dir.
Marjinal gelir ( yani ilave bir işçinin toplam hasılada sağladığı artış) ise o işçinin marjinal fiziki üretimi(MPP=Marjinal Phsyical Product) ile Üretilen Malın fiyatının(P=Price) çarpına eşittir.O halde MR= P*MPP dır.
Matematiksel olarak özetlersek
Emek Piyasasında işverenlerin emek talebini belirleme şartı
MC=MR ise
MC=W ve MR=MPP*P ise
W=MPP*P dir. buradan hareketle
MPP=W/P Yani marjinal fiziki ürün reel ücrete eşittir.
Şeklin Açıklaması= Alttaki şekil istihdam attıkça (N) reel milli gelirin(Y) arttığı ifade etmektedir. Her bir birim ilave emek girdisinin toplam çıktıda meydana getirdiği değişme marjinal fiziki ürün olarak (MPP) olarak tanımlanır. Ve üstteki şekil Marjinal Fiziki Ürünü vermektedir. Tam istihdam düzeyine yaklaşırken, istihdam düzeyindeki artışlar reel milli gelirde daha düşük oranda artışlara neden olurlar. Bunun nedeni azalan verimler yasasıdır. Ekonomi genişlerken önce en verimli kaynaklar kullanılır. Fakat genişleme devam ettikçe daha az verimli kaynaklara da el atılır. MPP eğrisinin eğimini negatif olması yani istihdam düzeyi arttıkça MPP nin azalması işte bu nedenden kaynaklanır. Diğer önemli bir nokta matematiksel açıdan MPP eğrisinin , Y eğrinin eğimine eşit olduğudur |
Tüm bu açıklamaların ortaya çıkardığı önemli sonuç reel ücret düştükçe emek talebinin artığıdır.
Emek Arzı
Emek Arzı=f(gelir, boş zaman)
Yukarıdaki matematiksel eşitlik bireylerin emek arzının (esasında burada kastedilen bir dönemde ekonomideki arz edilen toplam çalışma saatinin) o bireyin gelirine ve sahip olduğu boş saate bağlı olduğudur. Örneğin günde 12 saat 2 YTL kazanan biri ekstra bir satlik kazanç için önerilen 100 YTL yi kabul etmeyebilir .Çünkü o kinin kendisine ayıracağı boş zamana da ihtiyacı vardır. Özetlersek emek arzımızı var boş saatimiz ve gelirimizin bileşimleri belirler